Yıkım ve
Çığlık
Büyüyorum derken
Hevesle çıkıyorum dünyanın terasına
Demlenen günbatımı
Elimdeyse giderek tükenen çayım
Sıyırıyorum kendimi
Toplum adlı uçurumdan
Ama
Çocuk çığlıklarının izleri hâlâ bedenimde
Ne yapsam olmuyor
Uğultu kalıyor kalabalık
Ayırt edilemiyor ağlayan, ağlatan
Gökyüzü kızıllığı kana çalıyor
Her nefeste
Yüreğimde onulmaz bir bulantı
Zor iniyorum basamakları
Küreksiz bir sandalda
Suskunluğa sürükleniyorum
Gördüğüm ilk seste
Bırakıyorum kendimi boz renkli kelimelere
Varamasam da kıyıya
Yankılanan bir çığlığım olsun istiyorum
Bu büyük yıkımda
Arzu Kök